Evrimi Anlamak kapsamlı ve anlaşılır evrim rehberiniz!

A11e:Mcelwain 05

Git ve: kullan, ara


Evrim 101 İçindekiler << önceki | sonraki >>

Gizem #1: Fitozorları ne öldürdü?

Jennifer, farklı yok oluş olaylarının nedenleri gibi geçmişin bazı gizemlerini araştırmak için fosilleşmiş yaprak stomalarını kullandı. Her ne kadar kulağa kötü geliyorsa da “yok oluş” yaşamın tarihinde normal bir süreçtir. Nesiller farklı nedenlerden, belki de sadece onlara çok zorlu gelen rasgele bir olaya, örneğin bir kasırga yüzünden ya da başka türlerle rekabete yenik düşmeleri nedeniyle, yok olur. Her nasıl olursa olsun, yok oluş evrimin önemli bir parçasıdır. Yok oluşlar kaynakları ve başka bir neslin avantajına olabilecek niş boşluklarını açığa çıkarır. Bu da yeni bir evrimsel yörünge oluşturur. Yaşam tarihi boyunca belirli noktalarda, büyük kitlesel yok oluşlar gerçekleşmiş ve bu yok oluşlar mevcut türlerin büyük bir kısmını ortadan kaldırarak evrimin yönünü değiştirmiştir. Bu olaylara kitlesel yok oluşlar adı verilir. Kitlesel yok oluşları, fosil kayıtlarında tanımlamak kolaydır ancak onlara yol açan nedenleri bulmak çok daha zorlu bir uğraştır.

Jennifer özellikle 200 milyon yıl kadar önce gerçekleşen Triyasik sonu kitlesel yok oluşunun sebebiyle ilgileniyor. Bu yok oluş, deniz resiflerindeki türlerin çoğunu ortada kaldırdı ve aşağıda görülen fitozor da dahil olmak üzere bütün Kuzey Amerika’daki omurgalıların % 50’sini öldürdü. Peki ama bu yok oluşa ne yol açmıştı? Pek çok hipotez ortaya atıldı: göktaşları, küresel soğuma, küresel ısınma, deniz seviyesi yükselmesi ve deniz seviyesinin düşmesi. Ama hiç bir kanıt şimdiye dek tek başına bir hipotezi doğrulayıp bir sonuca ulaşabilmemizi sağlamadı. Jennifer, olayın gerçekleştiği dönemdeki iklim koşullarını nasıl ipuçları sunabileceğini görmek için incelemeye aldı.

Bir çok yönden timsahlarla aynı uyarlanımları gösteren fitozorların nesilleri, Triyasik dönemin sonunda tükendi.

Jennifer kitlesel yok oluş dönemi, öncesi ve sonrasından kalan fosilleri topladı. Kitlesel yok oluş dönemine denk gelen yaprakların stoma sayılarında büyük bir düşüş olduğunu keşfetti. Bu da kitlesel yok oluşun gerçekleştiği dönemde karbon dioksit oranında ve küresel sıcaklıkta büyük bir artış anlamına geliyordu. Hesaplarına göre, küresel sıcaklıkta 5°C kadar yükselme olmuştu, ki böylesine bir küresel ısınma bölgesel olarak 16° C’ye kadar varan ısınmalara karşılık gelir!

A11e mcelwain graphs.png

Jennifer'ın fosil stoma verileri Triyasik sonundaki kitlesel yok oluşta küresel ısınmanın rol oynadığı yönündeki kuramı desteklemektedir. Bu kuramı daha da derinlemesine araştırmak için Jennifer, iki çalışma daha yürüttü:

  • İlkinde, bir bitkinin Triyasik sonundaki ısınmış iklime ne tür bir tepki vereceğini canlandıracak bir bitki fizyolojisi matematik modellemesi kullandı. Bu modeller, Triyasik sonu bitkilerinin özellikle de geniş yapraklı olanların bu sıcaklıklarda aşırı derece ısınmış olacağını gösterdi.
  • İkinci olarak, bu yok oluş sırasında ortadan kalkan karasal bitki türlerini bir katalogda topladı ve geniş-yapraklı bitkilerin yok oluş eğiliminin daha fazla olduğunu buldu. Bu, tam da küresel ısınmanın kitlesel yok oluşa katkısı olduysa bulmayı bekleyeceğimiz türden bir sonuçtu! Jennifer bunu şöyle ifade ediyor: “Bu gerçekten güzel bir sonuç. Modern ekolojik bir anlayışla bitkiler üzerindeki tahminlerimiz, fosil kayıtları tarafından doğrulandı."
  • A11e mcelwain leaves.png

Hepsi bir arada (fosil stomalardaki değişim, bitki fizyolojisinin matematik modelleri ve yok oluşların öncesi ve sonrasına ilişkin çeşitlilik çalışmalarından oluşan) bu çok çeşitli kanıtlar dizisi, küresel ısınmanın triyasik-sonu kitlesel yok oluşunda rol oynadığı kuramını şiddetle desteklemektedir. Bu denli yoğun bir küresel ısınma, triyasik-sonu ekosistemlerinde bir yığın sonuç ortaya çıkarmış olmalıdır. Bazı türler örneğin geniş-yapraklı bitkiler, bu ısınmanın sonucu olarak doğrudan doğruya aşırı ısınma nedeniyle yok olmuş olabilir. Bu tür yok oluşların, onlara bağlı olan diğer türler üzerinde de potansiyel olarak etobur olan fitozorların bile yok oluşuna neden olarak dalga etkisi yapmış olması olasıdır. Ve artan karbon dioksit düzeyleri, yükselen sıcaklıklarla birlikte okyanuslar üzerinde de benzer etkiler göstermiş olabilir. Her ne kadar kimse şu anda olaylar dizisini tam olarak bilmiyorsa da bu çapta bir küresel ısınmanın ekosistemlerde köklü değişikliklere yol açacağı kesindir.

Önceki
Küresel Sera


Sonraki
Gizem #2: Okyanuslardaki kitlesel yok oluşa ne yol açtı?

yazdırılabilir görünüm